Bir dizi değil ama Netflix'te "Alphago" yu izlemenizi öneririm. Go oyunu Satrancın aksine bilgisayarların çok başarılı olamadığı bir oyun. Yapay zeka ile bunun üstesinden gelmeye çalıştılar başarılı olup olamadıklarının cevabı filmde.
Eşimle beraber akşam 6 gibi başladık her gün 1 bölüm izleriz en azından vakit geçer diye. Şuan 7. Bölümü bitirdik
Hocam eyvallah. Ben arşiv sevmiyorum ya. İzlemedigim film elbette vardır. Ama çoğu filmi de izlemisimdir
Bu arada House of Cards 6. sezon başladı... Kanımı donduruyor bazı karakterler. Bir de Black List diye orta kalite bir dizi var. Sırf James Spader'ın ara sıra da olsa gösterdiği inanılmaz oyunculuk için izlemeye değer buluyorum şahsen. Bu arada Bloodline dizisinin reklamını tekrar yapmış olayım. Netflix orijinal yapımı. Karakter gelişimi olarak Breaking Bad'in önünde bir dizi bence.
2. Sezonu gösterimde olan The Deuce adlı bir dizi var. 1970'lerde fuhuş piyasasından porno endüstrisine geçişin nasıl başladığını, özellikle kırsalda yaşarken popüler kültüre maruz kalmasından ötürü kente kaçan/göçen kızların/kadınların nasıl bu işlere bulaştığı/zorunda kaldığı, NewYork'taki mafyatik ilişkilerin gece hayatını nasıl oluşturduğu/kurguladığı ve yönettiği, dibe vurmuş toplum yapısı ve bireyler üzerinden izlenebiliyor. Yükselen sermaye ile siyasetin nasıl işbirliği içerisinde harket ettiğinin ipuçlarını veriyor. Bu tarz konulara merakı olan dostlara tavsiyemdir. Özellikle sıradan bir ezilen konumundayken, bir sistemin taşıyıcı kolonluğuna dönüşen insanların hâlet-i rûhiyesini gözlemlemek, orta sınıf/ küçük bujuva özentisi olan, içerisinde büyük ölçüde bizim de olduğumuz potansiyel zâlim yönü/müzü keşfetmek adına sarsıcı...
1. sezonu 10 bölüm halinde kısa süre önce yayınlanan, yaklaşık 30 dakikalık uzunluğa sahip, kara mizah (bazen ağır dram) tarzında ve başrolünü Jim Carrey'nin oynadığı Kidding adlı diziyi önereceğim. Son dönemde Jim Carrey'nin muhalif çıkışlarına ara ara denk geliyorduk. Bir arayış içerisinde olduğu belliydi. Popüler olandan uzaklaşıp, maruz kaldığı/dert edindiği, toplumun/bireyin maruz kaldığı ve derdi olan modern dünyanın yarattığı yozlaşmışlığa dikkat çekmeye başlamıştı. Bu dizide, inanılmaz naif bir dille ve karaker yaratımıyla bunu başardığı kanaatindeyim. Bence özellikle Eternal Sunshine of the Spotless Mind adlı filmde oyunculuğunun zirvesine ulaşmış olan Carrey, bu dizide onu da aşmış göründü benim gözüme. Senaryosu, kurgusu, detayları çok zekice yazılmış ve hazırlanmış. Bizim toplum normlarımıza çok uymayan ama Kapitalizm/Modernizm ikilisinin ülkemizdeki ilerleyişine tanık oldukça çok da uzak olmayan bir tarihte benzerlerini yakinen görebileceğimizi düşündüğüm olaylar/olgular ve karakterlere dikkat kesilmenizi öneriyorum. Özellikle bir kukla karakterle, ona eşlik eden kuklalarla, kuklalaşmış bireye ve topluma mesaj vermeye çabalamak bence çok başarılı bir fikir. "O kukla benim" diyerek özeleştiri yapmak, bıçağı kendi sırtına saplamak ve gereğini yerine getirmek bence çok önemli bir yaklaşım. Tabi ki bu tarz işlerin de neticede bir tüketim döngüsüyle bize ulaştığını ve çerezlik sunumlar halinde tüketilmesi olasılığını gözden kaçırmadan, asıl temel sorunlara parmak basmadan etrafından dolanarak sorunların sonuçlarının yarattığı travmalar üzerinden bize konuları açıklamaya çalışma kolaycılığını da es geçmeden izlemekte fayda var. Aslında bu tip yapımlar, meselenin asıl kaynağını gölgeleyerek semptomlar üzerinden konuyu anlatma ve anlama yanlışlığına düşerek/düşürerek olayın ciddiyetinin içini boşaltmakta. Lâkin böyle dahî olsa "kafayı boşaltmaktansa" dert edinmek üzere olmak adına izlemeyi önemsiyorum. Simgeler önemlidir ama aynı zamanda indirgeyicidir. O sebepten dikkatli olmak gerekir. Cümleten Allah'a emanet...
https://i.hizliresim.com/v6zWWv.png https://i.hizliresim.com/ZXNooG.jpg Bunlar bence bir oyuncunun değil, dertlinin ta kendisinin ifadeleri. Rol yapmanın ötesinde, meseleye bizzat maruz kalmışlığın ve dert edinmişliğin ifadeleri. Dizideki karakterin "Mr. Pickles" yani "Hıyar Turşusu" olarak adlandırıldığı ve o gerçekliği farkedişin yüze yansıması. Çünkü gerçekten de hepimiz hıyar turşusuyuz. Son olarak, dizide ilgili sahneyi izlediğinizde, şu çekim tekniğine de sonradan bakıp, şaşkınlıktan küçük dilinizi yutmamanız için uyarıda bulunuyorum. https://twitter.com/iam_somov/status/1047889761791332352
Daha önce bahsi geçti mi bilemiyorum ama geçtiyse de yinelemekte fayda var; THE CROWN son yılların en kaliteli cast işini çıkartmış, olaganüstü bir dönem dizisi... Bir çok insanı, bir çok açıdan yakalayacak çok başarılı bir proje. Tavsiye ederim.
Ben de dün gece gördüm bu diziyi. Bi' çırpıda yarısını izledim. Yarısını da bu gece hallederim. Güzel ve özgün bir iş çıkarmışlar. @sensable
Var evet. Bu seri animasyon kurgusu aslında eski bir filmden geliyor; https://www.imdb.com/title/tt0328832/
Benim favorilerimden biri Black Mirror. Çok güzel ve çarpıcı toplumsal mesajlar verdiği bölümleri var. Ayrıca son sezonu hariç diğer sezonlarından istediğiniz bölümü seçip izleyebilirsiniz o anki psikolojinize göre. Bağımsız bölümler ve oyuncular. O yüzden de beni cezbetti.